Shibuya’dan Minato’ya doğru yol alıyoruz. Minato’nun Akasaka, Aoyama bölgelerine, sonra da Ikebukuro’ya uğrayacağız…

Shibuya’dan ayrılarak Nogizaka İstasyonu çevresine, Akasaka’ya geldim. Burası Roppongi’ye oldukça yakın bir bölge (ki oraya daha sonra uğrayacağız, bekle bizi Roppongi Hills!). Burada karşıma Tokyo Midtown çıktı. Biraz incelemek için içeriye girdiğimde karşıma çok modern görünümlü harika bir alışveriş merkezi olduğunu gördüm. İçeride gezebileceğiniz bir çok mağaza mevcut.

Sony Music’in merkezi de bu bölgede yer alıyor. Aslında çevrede bir çok müzik şirketinin merkezi mevcut. Ne yazık ki hepsini keşfetmek yerine sadece rastladıklarıma göz attım. Mesela Universal Music de burada.

Akasaka’dan Aoyama’ya doğru devam ediyoruz. Burası Tokyo’nun en zengin yerleri arasında gösteriliyor. Çevreden bunu anlayabilmek mümkün. Burada dikkati çeken ilk yapılardan birisi Aoyama Twin.

Aoyama’dan sonra Ikebukuro’ya çok kısa uğradım. Burası gitme planımın olmadığı bir yerdi fakat hareketliydi. Maalesef planım dışında olduğundan çok uzun süre vakit geçirme fırsatım olmadı.

Akşam olduğunda yine Shibuya’dayım. Bu kez daha ara sokaklara dalmaya çalışıyorum ve Hyakkendana’yı bu şekilde keşfediyorum. Bu bölgede bolca restoran ve bar bulunuyor.

Shibuya’dan bu son manzara ile bu yoğun günü de bitiriyoruz. Tokyo’daki günlerim azalmaya başladı. Gelecek yazıda belki de anlatmamı en çok beklediğiniz bölge olan Akihabara’dayız.